Spor muharrirleri Galatasaray-Trabzonspor derbisini kıymetlendirdi

ZEKİ UZUNDURUKAN – BİR TARAFTA ICARDI ÖTEKİ TARAFTA UMUT!

Son Şampiyon Galatasaray, maçın oynandığı dakikalarda Hakim Ziyech transferini de açıkladı. Zaha, Teteh, Ziyech, Bakambu, Halil derken liste uzayıp sarfiyat. Ancak Okan Buruk, geçen dönemin 11’inden farklı olarak yalnızca Angelino ile derbiye başladı. Aslında birinci yarıda Umut Bozok ve Terezeguet ile iki net konumu kaçıran taraf Trabzonspor oldu.

Galatasaray, harika golcüsü Icardi ile fark yaratarak skor üstünlüğünü yakaladı ve maçı kazandı… Trabzonspor, yediği birinci golü yeterli tahlil etmeli. Daima söyledik Bakasetas ön tarafta, yani gol bölgelerine yakın oynamalı diye. Ancak Bjelica, savunmanın önünde onu oynatarak, bir büyük silahının üstün özelliklerini köreltiyor. Yenilen golden evvel Bakasetas’a Torreira’nın presi vardı. Halbuki Bakasetas’ın en zayıf tarafı savunma istikameti.

Bjelica maça Teklic ile başlar diye düşünüyordum. Trezeguet sakatlanmasaydı Teklic’i de izleyemeyecektik. Oyunda kaldığı müddet içinde ne kadar özel bir yıldız olduğunu gördük. Trabzonspor, Galatasaray karşısında savunmada ve orta alanda yeterli savaş verdi. Atakta etkisiz kaldı.

Umut Bozok, kendini geliştirip ileriye gideceğine, her maç biraz daha geriye gidiyor. İkinci yarıda özelikle 60’tan sonra rakibe çok konum verdi Trabzonspor. Bjelica bahadır bir teknik yönetici ve ekibe mütevazı takımına karşın Galatasaray karşısında korkusuz bir futbol oynattı. Trabzonspor’un alandaki en savaşçı oyuncusu Eren Elmalı’ydı.

Larsen ve Benkovic de yeterliydi. Tam maç Galatasaray’ın 1-0 üstünlüğü ile bitecek denirken, yeniden Icardi sahneye çıktı. Fevkalâde bir baş golü attı. Bir tarafta Icardi, öteki tarafta Umut Bozok! Fark yaratan santrfor mevki oldu. Derbiyi izleyenler, o meşhur kelamı hatırladılar tekrar: Futbolda atan ile tutanın düzgün olacak.

Dünkü maçta tutanlar yeterliydi. Lakin o denli bir atan vardı ki… Bu adam bir uzaylı güya. Icardi daha evvelki hiçbir gerçeğe benzemiyor… Alanda büyülü bir duruşu var! Tüm olasılıkların bittiği yerde başlıyor! Yakaladı mı affetmiyor! Büyük oyuncular, büyük oynar! Maç kazandırır. Icardi de bu türlü bir oyuncu! Helal olsun! Yaz hazırlık kampı bile geçirmeyen Icardi, bu dönem da rakiplerin canına okumaya devam edecek üzere duruyor!

Galatasaray galibiyeti hak etti. Bilhassa son 30 dakikayı çok yeterli oynadılar. Trabzonspor’un ise bu takım ile ligde işi zor! Bilhassa de acil bir golcüye gereksinimi var. Sörloth ve Cornelius’tan sonra Umut Bozok’la bir arpa uzunluğu yol alınmaz!

SERKAN KORKMAZ – ONUN ICARDI’Sİ VAR

Ligin ikinci haftası. Dört Avrupa maçıyla birlikte dönemin altıncı resmi maçı. Galatasaray’da alandaki tek yeni isim; Angelino… Siopis birkaç gün evvel Cardiff’e gitti ve cuma akşamı çıktı oynadı. Harry Kane ayağının tozuyla Bayern formasını terletti. Zaha’yı anlarım; sakat olduğu için oynamıyor.

Galatasaray ligin birinci haftasında iki puan kaybetti. Ya dün akşam da kazanamasaydı? Allah korusun ya Molde’ye elenilirse n’olacak? 40 gündür “daha uygununu almak” gayesiyle bekletilen Ndombele 40 gün evvel alınsa makus mü olurdu?

Geçen yılın Galatasaray takımı şimdi geçen yılın Galatasaray’ı düzeyinde oynamıyor. Neyse ki; Icardi var. Bakasetas büyük bir yanılgı yaparak Arjantinliye bir gol armağan etti fakat topu kaptırdığı konumda Torreira, ayağına bastıysa VAR ve hakem büyük bir kusura imza attı.

Bu konumdan evvel Boey’in rakip ceza alanında yediği orta şiddetli dirsek sonrası penaltı noktası gösterilebilirdi. Geçen dönem bu haftaları Gomis ile atlatan Galatasaray’da bu dönem Icardi ustalığıyla, Torreira, Mertens ile Boey’se hırs ve güçleriyle ekibi sırtlamış görünüyor.

Angelino sahanın güzellerindendi. Az müddet alsa da Icardi’nin ikinci golündeki asistin sahibi Kaan Ayhan da imza atarkenki sakız çiğneyen imgesinden uzaktı. Kerem için söyleyeceğim tek bir cümle kaldı elimde; “varlığı kaygı, yokluğu yara”…

Transferin son gününe kalmadan şu 40 gündür bekletilen Ndombele bir an evvel gruba katılsa çok yeterli olur kanaatimce. Galatasaray her şeyin güzelini, hoşunu hak ediyor. Ancak şurası da kesin; en güzel transfer, vaktinde ekibe katılandır… Artık sırada dönemin kıymetli maçı var. Sarı kırmızılıların ve Avrupa’daki tüm temsilcilerimizin ayağına taş değmesin.

Bu ortada; Ziyech’in UltrAslan tribününden belirmesi çok acayip bir “merhaba” olarak tarihe geçti. Daha evvel bir gibisi yapıldı mı bilmiyorum ancak kimin fikriyse tebrik ediyorum.

LEVENT TÜZEMEN – İĞNE DELİĞİ

MHK Atilla Karaoğlan’a FIFA kokartını neden takmış anlayamadım. Bir maç lakin bu kadar makûs bir idareyle rezil hale getirilirdi. Karaoğlan, kornerlere aut verdi, olmayan faullere düdük çaldı, olan faulleri pas geçti, avantajları oynatmadı, Galatasaraylı oyuncuları sinirlendirmek için elinden geleni yaptı, hakkını aramaya çalışana da sarı kartını çabucak çıkardı. Dilerim gözlemciler, başta İbrahim Aksoy hakeme geçer not vermezler.

Maça gelince Tete, Zaha ve Hakim Ziyech’le oynadığında Icardi çok memnun olacak ve bol konum bulacaktır. Bakambu ve Kerem Demirbay oyuna girdikten sonra bile Icardi az da olsa istediği topları aldı lakin ne kenarlardan ne de kanatlardan Icardi gereğince beslenmiyor ve yalnız kalıyor.

Attığı gol tam bir üstat golcü vuruşuydu. Zira kaleci Uğurcan cepheden kaleyi kaplamıştı lakin Arjantinli yıldız, iğne dileğinden geçiren bir vuruş yaptı. Icardi’nin baş toplarında üstün olduğunu biliyoruz. İkinci gol de Kaan Ayhan’ın ortasına şut sertliğinde bir baş vurup, bütün taraftarları rahatlattı.

Kerem’in daha fazla çalışması ve moralini bozmaması gerekiyor. Barış Alper için Okan hoca ısrar etmemeli. Zira ekip oyununa ziyan veriyor. Torreira, Galatasaray için ne kadar değerli olduğunu bir defa daha gösterdi. Onca aldığı darbeye karşın hakem maalesef faul yapan Trabzonsporlu oyuncuya kartını çıkarmadı. Trabzonspor eski gücünü kaybetmiş. Topluluk olarak çok büyük lakin futbolcu kalitesi olarak şampiyonluğa oynayacak güce ve kaliteye sahip değil.

Galatasaray, bir büyük maçı daha meskeninde kazandı. Şayet hakem Atilla Karaoğlan taktığı FIFA kokartı kalitesinde maç yönetseydi çok daha kaliteli bir maç izlerdik.

REHA KAPSAL – SİNERJİ!

Ligin lk haftasında G.Saray ve Trabzonspor düşünülen düzeyin çok altındaydı. Hakikaten de beklenilen derbi düşünülenden daha makus oldu. Her iki kadro da top ayağındayken organize olmakta, durum üretmekte eza yaşadı. Bjelica ekibini yeterli tahlil etmeli, hem de geçen yıldan gözleme fırsatı da bulmuşken… Gomez’in ölüsü bile Umut’tan daha yararlı, Teklic soru işareti, Benkovic ile Kourbelis büyük ekibi gayeye taşıyacak profiller değil.

Bardhi’nin niçin birinci 11 oynadığını anlamış değilim. Bakasetas savunmanın önünde oynamaz. İşin garip yanı da Bjelica’nın maç öncesi galip gelmemiz sürpriz olur açıklamasına mana veremedim. Trabzonspor 4 büyük gruptan biri. Kendini galibiyete inandırmamış bir adam başarılı olmak için kadrosu nasıl ikna edecek?

G.Saray, kapanan savunmaları açmakta zorlanıyor. Set hamlesinde daha âlâ organize olup, kaliteli hamle edip üretken olmalılar. Torreira koyduğu güçle neredeyse Icardi’yle birlikte olmazsa olmaz pozisyonda. G.Saray geçen dönem da istenilen düzeyin altında başlamıştı. Sonuç almasını biliyordu. Trabzon’a karşı kaybetme lüksü yoktu. Tribünlerin coşku ve gücüyle istenilen düzeyin altında olsa da kazanmasını bildiler.

Icardi her zamanki üzere gecenin yıldızı olduğu üzere çok da klas bir oyuncu… Onu attığı gollerden ve kalitesinden daha farklı yapan şey tribünlerle ve taraftarlarla yaşadığı ahenktir. Taraftara yarattığı ‘sinerji’, onu golcü değil büyük oyuncu sınıfına geçirmiş durumda. Bunu her oyuncunun başarması da imkansız. Taraftara bu itimat ve sinerjiyi vermek de çok farklı bir aura ister. O da Icardi’de ziyadesiyle mevcut…

ERMAN TOROĞLU – TEK VURUŞ USTASI

Maç başlıyor, Galatasaray istekli, Trabzonspor da istekli. Hatta Trabzonspor 1-2 konuma da giriyor. Maçı seyrederken birinci yarım saatin nasıl geçtiğini anlamıyorsun. Çok fazla kalite yok, lakin bir oldukça tempo var. İki grup da evvel topu kapıyorlar, sonra rakibe veriyorlar; al sen oyna diyorlar. İkisinin de birbirinden farkı yok. Hakikaten, Bakasetas topu alıp grubu hamleye çıkacakken eveliyor-geveliyor ve o kapılan topta Kerem-Icardi A.Ş. ikilisi de işi bitiriyorlar.

Icardi, üç tane net duruma giriyor, ikisini atıyor. Bir adedinde de rakip çok akıllı bir biçimde istikrarını bozluyor. Yeterli vuruş yapamıyor ve topu auta atıyor. Icardi için tek sözle şunu söylemek lazım, dünyada az görünen başla ve ayakla tek vuruş ustası.

Galatasaray’ın asıl sorunu orta alanda. Art tarafta da üzücü işler yapmıyorlar, ön tarafta da. Lakin topun orta alandan daha çabuk çıkması lazım. Ve topu çıkardıktan sonra da ileriye takviye vermek lazım. Şayet yeni gelen oyuncular, biraz Icardi’ye ayak uydururlarsa o vakit Galatasaray çok farklı olacaktır. Zira biz daha hala geçen yılın Galatasaray’ını izliyoruz. Şimdi ‘inen uçakları’ göremedik.

Hakem için iki şey söyleyebilirim. Birincisi tıpkı konumlarda birine faul verdi, birine vermedi. Birine sarı kart verdi, başkasına vermedi. Yani burada ipin ucunu kaçırdı. Lakin Futbol Federasyonu ve MHK’nin verdiği hakem disiplinini çok uygun uyguladı. İtirazları affetmedi, çok hakikat ve yerinde kartlar kullandı.

Benim için birinciden sınıfta kaldı ancak ikinciden sınıfı geçti. Galatasaraylılar Boey ve Mertens’in içinde olduğu iki durumda da penaltı istediler. Ben ikisine de penaltı vermem.